Makalenin Detayı

Seçimin Ardından

 

 

 

 

 

 

13. Cumhurbaşkanını ve 28. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinde görev alacak milletvekillerini seçtik. 

2017 anayasa referandumu ile Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesi nedeniyle ilk turda yüzde 50’nin üzerinde oy alınamaması nedeniyle 2. tura kalan seçim sonrası 13. Cumhurbaşkanımız yeniden Recep Tayyip Erdoğan, yüzde 52’nin üzerinde bir oy alarak yeniden Cumhurbaşkanlığına seçildi. 

3 Kasım 2002 yılında yapılan seçimlerden başarıyla çıkarak tek başına hükümet kurma gücü elde eden Ak Parti o tarihten günümüze kadar yapılan tüm seçimlerde başarıyla çıkarak ülkeyi yönetme  yetkisini  elinde tutmayı başardı.  

Bu güne kadar Türk siyaset tarihinde hiçbir kişi ve partinin başaramadığı  bir rekoru  Sayın Erdoğan ve Ak Parti  kırmış durumda. 

Bu seçimler öncesinde artan hayat pahalılığı, yükselen enflasyon, artan işsizlik gibi olumsuz şartlara karşın, yürütülen siyasi çalışmalar neticesinde, insanların mutfağını ve yaşamlarını olumsuz etkileyen bu zorlu  engeli de aşarak  hem 14 Mayıs hem 28 Mayıs  seçimlerini kazanmayı başardılar. 

Muhalefetin oluşturduğu ittifak cephesi,  topluma sunduğu vaadler bir umut dalgası oluştursada bu durum pratikte sandığa yansımadı.

Ak Parti’nin en büyük gücü kuşkusuz partinin Genel Başkanı Sayın Erdoğan. Kitleleri etkileme gücü yüksek. Anadoluda birçok kişi partinin adını bile söyleyemiyor ancak ben oyumu “Ampüle vereceğim!” veya “Ben oyumu Erdoğan’a vereceğim!” sözünü duymayanımız yok. 

Erdoğan’ın gücü böylesine yüksek olmasına karşın  parti teşkilatları da bir okadar çalışkan.

Ak Parti’nin il, ilçe hatta belde teşkilatları bile çok çalışan bir yapıda. 

Bir kere  sürkli kapıları açık ve her zaman vatandaşın sorunlarına karşı duyarlı davranıyorlar. Diğer yandan seçim zamanı tüm partililer  bir gönül seferberliği içerisinde kapı kapı dolaşarak  vatandaşlarla bir araya geliyorlar.  Öyle bir çalışma azmi ortaya koyuyorlarki adeta bir seçim döneminde ulaşmadıkları hiç kimse kalmıyor.  Parti teşkilatları günün erken saatinde kapılarını açıp günün geç saatine kadar parti teşkilatlarının kapılarını açık tutuyorlar.   Partinin iktidarda olması avantajını da iyi kullanarak vatandaşların sorunlarına karşı çözüm üretebiliyorlar. Böyle olunca de vatandaşlar parti teşkilatlarına ister istemez ilgi gösteriyor. 

Herşeye karşın parti il, ilçe ve belde yönetimleri bu çalışmalarını adeta bir ibadet  aşkıymış gibi yılmadan, yorulmadan yapıyorlar.  Teşkilatların böyle çalışması da kuşkusuz Ak Partiye büyük bir güç ve dinamizim kazandırıyor. 

Yukarıda anlattığım özellikler ne yazık ki  muhalefet partilerinde görülmüyor. Zaten teşkilatların iyi çalıştığı  güney, ege, marmara ve tarakya bölgelerinde de muhalefet cenahı hem yarışı önde götürdü hem de ittifakları yarışı önde tamamladı. Ancak aynı başarı Anadolu’da gösterilemediği için buralarda da açık ara fark yediler, sonucunda ise seçimi kaybettiler. 

Anlayacağınız parti liderleri seçimlerde çok önemli ama il, ilçe ve belge teşkilatları da önemli. 

Son seçimlere baktığımızda liderine yakın performans gösteren Ak Parti teşkilatları başarının arkasındaki en önemli güç olmayı başarırken, aynı şeyi muhlefet partileri teşkilatları için söylemek ise zor.  Zaten seçim sonuçları da bunu gösteriyor.

Her şeye rağmen bir seçimi daha başarıyla tamamlayan Ak Parti’yi kutluyoruz.

Okunma 135
Eklenme Tarihi 30 May 2023
0 Yorum

Bu haber için henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olabilirsiniz!




Yorum yazmak için lütfen üye girişi yapınız.